Çerezleri kullanmamız için izninizi yönetme aracımız geçici olarak çevrimdışı. Bu nedenle, çerez kullanımına izin vermenizi gerektiren bazı işlevler eksik olabilir.
E-SCOOTER’LAR HER YERDE.
Mikro ulaşımda elektrikli scooter devri.
Wim Ouboter, 1997’de scooter’ı yeniden icat eden isimdi: ‘Micro Scooter’ ürünü global bir başarıya dönüşmüştü. İsviçreli girişimci günümüzde de eleketrikli scooter dalgasının ön sıralarında yer alıyor. Eğlenceli bir ulaşım yöntemi olan e-scooter ile ilgili başlangıçta karşılaşılan sorunlar, mikro-mobilite ve geleceğin ulaşım trendleri hakkında keyifli bir söyleşi yaptık.
08.07.2020
Wim Ouboter röportajımıza konuya yakışacak bir şekilde, elektrikli scooter ile geliyor. Zürih’te trafiğin yoğun olduğu saatlerde, sıkışıklıktan etkilenmeden, şehrin ana tren garının yakınındaki gelişmekte olan teknoloji bölgesi Europaallee’ye dönüyor. Rüzgarda hafifçe dalgalanan mavi ceketiyle sağ ayağını gelişigüzel bir biçimde sallayarak bize yaklaşıyor. Adeta bir e-mobilite süper kahramanı…
Modern zamanlar: Wim Ouboter, Zürih’in amiral gemisi olan Europaallee bölgesinde.
1990’ların sonuna doğru ‘Micro Scooter’ı geliştirdiniz. Bu model, yeni bir toplu ulaşım yöntemini başlatan katlanabilir bir scooter’dı. Size ilham veren neydi, bu ürünü oluşturmak aklınıza nasıl geldi?
Wim Ouboter: Zürih’teki dairemden en sevdiğim sosisçi olan Sternen Grill’e yürümeye üşenecek kadar tembeldim. Mesafe yaklaşık 1 kilometre kadardı: Yürümek için çok uzak, bisikletimi bodrumdan çıkartmak için çok yakındı... Böylece, bu “mikro mesafeleri” aşmak için, hızlı harekete geçmeyi sağlayacak, pratik bir yöntem bulma fikri aklıma geldi.
Sonra oğullarınızın scooter’ını bu fikre uydurup değiştirdiniz, öyle mi?
Ouboter: Hayır, ilk başta dönüştürülmüş eski bir çocuk bisikletini kullanmaya çalıştım. Aslınde ben rollerblade patenlerin neredeyse hiç sürtünme oranı olmayan, küçük ama sağlam, sıralı tekerleklerinden çok etkilenmiştim. Sonra uzunluğu ayarlanabilir bir ayaklıkla bunu denedim. Aks aralığı ne kadar kısa olursa sürüşün o kadar eğlenceli olduğunu fark ettim. O zaman da eğlence faktörü işin içine dahil oldu. Mikro-mobilite alanında eğlence çok önemli bir rol oynuyor.
Wim Ouboter, E-scooter öncüsü ve Micro Mobility Systems CEO’su“Mikro-mobilitede, ulaşımın eğlenceli olması önemli bir rol oynuyor.”
Bir sonraki fotoğraf çekimi lokasyonuna gideceğiz. Wim Ouboter elektrikli scooter’ına biniyor. Ana tren garının önündeki tramvaylar ve otomobiller çok sayıdaki büyük inşaat alanları yüzünden yavaşlarken o, Zürih’in tam merkezinde bulunan Platzspitz Parkı’na doğru bisiklet yolu boyunca hızla ilerliyor. Kendi firması Micro Mobility tarafından üretilen bir Micro Scooter kullanan genç bir adam gördüğünde Ouboter “Bakın, bizden biri” diyor, yüzünde bariz bir gurur ifadesiyle.
Elektrikli Zürih: Wim Ouboter Zürih Opera Binası’nın önünde. Elektrikli tramvaylar 1900 yılından bu yana İsviçre’nin en büyük şehrindeki toplu taşımanın bir parçası.
MICRO FOR BMW E-SCOOTER.
Wim Ouboter’in şirketi Micro Mobility Systems, BMW Lifestyle koleksiyonu için de bir elektrikli scooter geliştirdi. Micro for BMW E-Scooter bataryayla çalışıyor ve her bagaja kolaylıkla sığacak şekilde katlanabiliyor. 9,9 kg’ın biraz altındaki ağırlığıyla kolayca taşınabiliyor.
Entegre lityum iyon bataryasının şarj süresi 2,5 saat ve 12 km menzil sunuluyor. Sport modunda bu elektrikli scooter 20 km/sa azami hıza ulaşabiliyor. BMW e-scooter uygulaması aracılığıyla seçilebilecek toplamda dört sürüş modu var. Uygulama batarya durumu, gidilen mesafe ve kalan menzil gibi bilgiler veriyor. Hatta Google Haritaları kullanarak yolculuk yapmanıza da imkan tanıyor.
Scooter ile sürüş keyfinden bahsettiniz. Ürününüzü global bir başarı haline getiren eğlence faktörü neydi?
Ouboter: Çok önemli noktalardan biri, hızla başarı duygusuna ulaşabiliyor olmanız. Tek ayağı üzerinde durabilen herkes scooter sürebilir ve bunun ne kadar eğlenceli olduğunu hemen görebilir. Kullanım kolaylığı konusu da var tabi. Scooter’lar yaklaşık 2,5 kg ağırlığında, böylece dilediğiniz yere yanınızda götürebilirsiniz. Kolayca in-bin yapabilme durumu, özellikle şehir içinde son derece kullanışlı.
Elektrikli scooter veya e-scooter gitgide yaygınlaşıyor. Scooter’ın elektrikli hale gelmesi ne gibi yeni imkanlar sunuyor?
Ouboter: Elektrikli motor, bu scooter’ları çok daha geniş ve çok yönlü uygulama alanıyla tam donanımlı bir ulaşım yöntemine dönüştürüyor. Bence en önemli artısı ‘last mile’ denen kavram için bir çözüm olması. Şöyle izah edeyim: Bir yere gitmek için otomobilinizi veya toplu taşımayı kullandınız ancak tam olarak gideceğiniz yere otomobili park ettikten veya durakta indikten sonra yine bir miktar daha yürümeniz gerekebiliyor. İşte buna last mile deniyor. Elektrikli scooter bu mesafeler için mükemmel! Pratik ve hafif olduğundan ister bagaja atın, ister metroda yanınıza alın.
Siz de e-scooter’ınızı tramvay, otobüs gibi toplu ulaşım sistemlerinde yanınıza alıyor musunuz?
Ouboter: Evet, ara sıra alıyorum. Diğer birçok şehirde olduğu gibi Zürih’te de bir toplu taşıma aracına binerken hiçbir ek ücret ödemeden katlanabilir e-scooter’ınızı yanınıza alabilirsiniz. Ben zaten çoğunlukla, tramvaya veya otobüse binmek yerine e-scooter kullanıyorum. Kalabalık bir otobüste üç durak gitmektense elektrikli scooter’ımla şehirde birkaç kilometre sürüş yapmayı tercih ediyorum. Bisikletten farklı olarak, e-scooter ile ofis içinde veya dışındaki bir randevuma gittiğimde ter içinde kalmamış oluyorum.
E-scooter kiralamanın mümkün olduğu şehirlerin sayısı artıyor…
Ouboter: Kiralık bir e-scooter yabancı bir şehri keşfetmek isteyen turistler için çok iyi. Üstelik kiralık scooter’lar birçok kişiye bu tür bir ulaşımı ilk kez deneyip görme imkanı sağlıyor. Bu da bir üretici olarak kesinlikle memnun olduğumuz bir durum. Acaba kiralık scooter modeli sürdürülebilir bir e-mobilite şekli mi? Zürih’te kiralık scooter’ların ortalama ömrü 60 gün. ABD’de bu süre daha da kısa. Kiralık scooter’lar ve bataryaları ortalama olarak yalnızca 28 gün sonra kullanımdan kaldırılarak hurdaya ayrılıyor.
Zürih’te şehir içi ulaşım sanki bir başka güzel: Wim Ouboter Zürih’te.
Zürih’in şehir merkezi boyunca devam ediyoruz. Kiralık scooter kullanan birçok turistin yanı sıra takım elbiseleriyle bankacılar da yollarda. Bir ara Wim Ouboter bir polis memuruyla konuşmaya başlıyor. Memur, dikkatsizce park edilmiş birkaç kiralık scooter’dan şikayet ederek “Kaldırımın yarısını kapatıyorlar.” diyor.
Peki, paylaşımlı veya kiralık scooter’ların ömrü neden bu kadar kısa?
Ouboter: Ana nedeni vandalizm, en azından burada ve Amerika’da. Birçok şehirde, scooterlar şehrin her yerine çılgınca dağılmış bir halde bırakıldığı için bazı insanlar buna tahammül edemiyor. Kullanıcıların nasılsa kendilerine ait değil gibi düşümerek scooter’lara iyi bakmaması ve özen göstermemesi de bir neden…
Kiralık scooter sisteminin geleceği sizce nasıl görünüyor?
Ouboter: Bence gelecekte istasyon bazlı kiralama sistemi büyüyebilir. İsviçre Federal Demiryolları halihazırda kiralık scooter’lar konusunda bu uygulamanın ilk adımlarını attı. Örneğin Zürih’in Merkez Tren Garı’nda scooter’ları kiralayıp iade edebileceğiniz sabit istasyonlar var. Bu gibi istasyonlarda daha sonra e-bisiklet ve küçük elektrikli otomobiller gibi farklı şehir içi kiralık araçlar da sunulabilir. E-scooter geleceğin mikro ulaşım araçlarından yalnızca biri.
Şıklık durakta da devam ediyor. Wim Ouboter Zürih’te şehir merkezindeki Paradeplatz tramvay istasyonunda.
Şehirler yeni mikro ulaşım türü olarak e-scooter’a hazır mı?
Ouboter: En önemli unsur yapısal çevre. Örneğin Zürih elektrikli scooter için çok uygun, çünkü zemin düz ve neredeyse hiç kaldırım taşı yok. Bir çukur meydana geldiğinde bu, İsviçre’nin tüm titizliğiyle gecikmeden tamamen onarılıyor (gülüyor). Mesela Milano gibi tarihi şehirlerde çok fazla kaldırım taşı olduğu için bunlar dezavantajlı durumda.
Genel olarak, mikro-mobilite açısından Zürih’in altyapısı ne durumda?
Ouboter: Zürih’in oldukça kapsamlı bir bisiklet yolu ağı var. Kaldırımda değil, buralarda elektrikli scooter’ınızı kullanmanıza izin veriliyor. Genel olarak konuşmak gerekirse, bence bisiklet dostu şehirler alternatif ve geleceğe odaklı ulaşım yöntemlerine daha açık. Yine de Zürih de dahil olmak üzere şehirlerin büyük çoğunluğunda otomobil trafiği çok fazla alan kaplıyor.
Wim Ouboter“Daha az egzoz dumanı, daha az gürültü, daha fazla alan: Mikro ulaşım yaşam kalitemizi artırabilir.”
Şehir içi ulaşım nasıl değişecek?
Ouboter: Bence bundan 20 yıl sonra Zürih’in şehir merkezinde yanmalı motora sahip otomobil kalmayacak. Hem sürüş hem de park alanı açısından geniş araçlara daha az alan tanınacak. İster dört ister üç ister iki tekerleği olsun öncelik, alandan tasarruf sağlayan küçük araçlara verilecek. Bence kullanacağımız araçlar bataryayla veya kas gücüyle çalışacak. “Yavaş trafik şeritlerine” alan açmak için otomobillere daha az şerit ayrılacağını öngörebiliyorum. Bu şeritlerde trafik yaklaşık 30 km/sa hızda akacak ve şeritler bisikletler, e-scooter’lar ve diğer mikro ulaşım araçları tarafından paylaşılacak. Daha az egzoz dumanı salınımı, daha az gürültü olacak ve daha az alan işgal edilecek.
Otomobil kullanıyor musunuz?
Ouboter: Evet, günlük kullanım için bir elektrikli otomobilim var. Evden ofise giderken 15 dakikalık yolculuğum için çoğunlukla e-bisiklet kullanıyorum. Şehir merkezine gitmek istersem de elektronik scooter’ımı alıyorum! Bazen 15 kilometrenin tamamını e-scooter’la gidiyor, bazen toplu taşımayla birlikte e-scooter kullanıyorum.
Söyleşimize bir vizyonla başladık. Üzerinde çalıştığınız yeni bir vizyon sahibi araç var mı?
Ouboter: İki oğlum maksimum iki yolcu için küçük bir elektrikli araç olan Microlino’dan sorumlu. Bu geliştirmenin başlangıç noktası şu soruydu: Tüketicimizin hayatında otomobile ihtiyaç var mı? 35 km’lik günlük mesafede bir otomobilde bir veya iki kişi oturuyor. Bizim aracımız tam olarak bu ihtiyaca göre, yani günlük yolculuklar için minik bir araç olarak tasarlandı. Bu araç için ayrıca tarihi rol modeller de var: BMW Isetta gibi 1950’lilerin mikro otomobilleri.
Zürih şehir merkezine doğru hızlı bir sürüşün ardından Wim Ouboter Belevueplatz’a ulaşıyor. Sternen Grill’de sosis yedikten sonra Zürih Gölü’nde sakin bir yürüyüş yapmak onun için hala vazgeçilmez.
Soyadını Hollanda’dan Zürih’e göç eden büyük büyük büyükbabasından alan Wim Ouboter, 1960’da doğdu ve çalışma hayatına bankacı olarak başladı. 1997 yılında ilk iki tekerlekli katlanabilir scooter’ıyla denemeler yapmaya başladı. 1998’de, K2 spor markası altında pazarladığı ayakla kullanılan üç tekerlekli prototipi çıkardı.
Ouboter elde ettiği kâr ile Micro Mobility Systems’ı kurdu ve iki tekerlekli kick scooter’ı piyasaya sundu. Yalnızca ilk yılda 30 milyondan fazla Micro Scooter satıldı. 2013 yılında Micro Mobility Systems ilk elektrikli scooter’ını piyasaya sundu. Bugün şirket, çocuk scooter’larından e-scooter’lara ve Microlino küçük elektrikli araca kadar 50’den fazla mobilite ürününe sahip.
Wim Ouboter röportajımıza konuya yakışacak bir şekilde, elektrikli scooter ile geliyor. Zürih’te trafiğin yoğun olduğu saatlerde, sıkışıklıktan etkilenmeden, şehrin ana tren garının yakınındaki gelişmekte olan teknoloji bölgesi Europaallee’ye dönüyor. Rüzgarda hafifçe dalgalanan mavi ceketiyle sağ ayağını gelişigüzel bir biçimde sallayarak bize yaklaşıyor. Adeta bir e-mobilite süper kahramanı…
1990’ların sonuna doğru ‘Micro Scooter’ı geliştirdiniz. Bu model, yeni bir toplu ulaşım yöntemini başlatan katlanabilir bir scooter’dı. Size ilham veren neydi, bu ürünü oluşturmak aklınıza nasıl geldi?
Wim Ouboter: Zürih’teki dairemden en sevdiğim sosisçi olan Sternen Grill’e yürümeye üşenecek kadar tembeldim. Mesafe yaklaşık 1 kilometre kadardı: Yürümek için çok uzak, bisikletimi bodrumdan çıkartmak için çok yakındı... Böylece, bu “mikro mesafeleri” aşmak için, hızlı harekete geçmeyi sağlayacak, pratik bir yöntem bulma fikri aklıma geldi.
Sonra oğullarınızın scooter’ını bu fikre uydurup değiştirdiniz, öyle mi?
Ouboter: Hayır, ilk başta dönüştürülmüş eski bir çocuk bisikletini kullanmaya çalıştım. Aslınde ben rollerblade patenlerin neredeyse hiç sürtünme oranı olmayan, küçük ama sağlam, sıralı tekerleklerinden çok etkilenmiştim. Sonra uzunluğu ayarlanabilir bir ayaklıkla bunu denedim. Aks aralığı ne kadar kısa olursa sürüşün o kadar eğlenceli olduğunu fark ettim. O zaman da eğlence faktörü işin içine dahil oldu. Mikro-mobilite alanında eğlence çok önemli bir rol oynuyor.
Bir sonraki fotoğraf çekimi lokasyonuna gideceğiz. Wim Ouboter elektrikli scooter’ına biniyor. Ana tren garının önündeki tramvaylar ve otomobiller çok sayıdaki büyük inşaat alanları yüzünden yavaşlarken o, Zürih’in tam merkezinde bulunan Platzspitz Parkı’na doğru bisiklet yolu boyunca hızla ilerliyor. Kendi firması Micro Mobility tarafından üretilen bir Micro Scooter kullanan genç bir adam gördüğünde Ouboter “Bakın, bizden biri” diyor, yüzünde bariz bir gurur ifadesiyle.
MICRO FOR BMW E-SCOOTER.
Wim Ouboter’in şirketi Micro Mobility Systems, BMW Lifestyle koleksiyonu için de bir elektrikli scooter geliştirdi. Micro for BMW E-Scooter bataryayla çalışıyor ve her bagaja kolaylıkla sığacak şekilde katlanabiliyor. 9,9 kg’ın biraz altındaki ağırlığıyla kolayca taşınabiliyor.
Entegre lityum iyon bataryasının şarj süresi 2,5 saat ve 12 km menzil sunuluyor. Sport modunda bu elektrikli scooter 20 km/sa azami hıza ulaşabiliyor. BMW e-scooter uygulaması aracılığıyla seçilebilecek toplamda dört sürüş modu var. Uygulama batarya durumu, gidilen mesafe ve kalan menzil gibi bilgiler veriyor. Hatta Google Haritaları kullanarak yolculuk yapmanıza da imkan tanıyor.
Scooter ile sürüş keyfinden bahsettiniz. Ürününüzü global bir başarı haline getiren eğlence faktörü neydi?
Ouboter: Çok önemli noktalardan biri, hızla başarı duygusuna ulaşabiliyor olmanız. Tek ayağı üzerinde durabilen herkes scooter sürebilir ve bunun ne kadar eğlenceli olduğunu hemen görebilir. Kullanım kolaylığı konusu da var tabi. Scooter’lar yaklaşık 2,5 kg ağırlığında, böylece dilediğiniz yere yanınızda götürebilirsiniz. Kolayca in-bin yapabilme durumu, özellikle şehir içinde son derece kullanışlı.
Elektrikli scooter veya e-scooter gitgide yaygınlaşıyor. Scooter’ın elektrikli hale gelmesi ne gibi yeni imkanlar sunuyor?
Ouboter: Elektrikli motor, bu scooter’ları çok daha geniş ve çok yönlü uygulama alanıyla tam donanımlı bir ulaşım yöntemine dönüştürüyor. Bence en önemli artısı ‘last mile’ denen kavram için bir çözüm olması. Şöyle izah edeyim: Bir yere gitmek için otomobilinizi veya toplu taşımayı kullandınız ancak tam olarak gideceğiniz yere otomobili park ettikten veya durakta indikten sonra yine bir miktar daha yürümeniz gerekebiliyor. İşte buna last mile deniyor. Elektrikli scooter bu mesafeler için mükemmel! Pratik ve hafif olduğundan ister bagaja atın, ister metroda yanınıza alın.
Siz de e-scooter’ınızı tramvay, otobüs gibi toplu ulaşım sistemlerinde yanınıza alıyor musunuz?
Ouboter: Evet, ara sıra alıyorum. Diğer birçok şehirde olduğu gibi Zürih’te de bir toplu taşıma aracına binerken hiçbir ek ücret ödemeden katlanabilir e-scooter’ınızı yanınıza alabilirsiniz. Ben zaten çoğunlukla, tramvaya veya otobüse binmek yerine e-scooter kullanıyorum. Kalabalık bir otobüste üç durak gitmektense elektrikli scooter’ımla şehirde birkaç kilometre sürüş yapmayı tercih ediyorum. Bisikletten farklı olarak, e-scooter ile ofis içinde veya dışındaki bir randevuma gittiğimde ter içinde kalmamış oluyorum.
E-scooter kiralamanın mümkün olduğu şehirlerin sayısı artıyor…
Ouboter: Kiralık bir e-scooter yabancı bir şehri keşfetmek isteyen turistler için çok iyi. Üstelik kiralık scooter’lar birçok kişiye bu tür bir ulaşımı ilk kez deneyip görme imkanı sağlıyor. Bu da bir üretici olarak kesinlikle memnun olduğumuz bir durum. Acaba kiralık scooter modeli sürdürülebilir bir e-mobilite şekli mi? Zürih’te kiralık scooter’ların ortalama ömrü 60 gün. ABD’de bu süre daha da kısa. Kiralık scooter’lar ve bataryaları ortalama olarak yalnızca 28 gün sonra kullanımdan kaldırılarak hurdaya ayrılıyor.
Zürih’in şehir merkezi boyunca devam ediyoruz. Kiralık scooter kullanan birçok turistin yanı sıra takım elbiseleriyle bankacılar da yollarda. Bir ara Wim Ouboter bir polis memuruyla konuşmaya başlıyor. Memur, dikkatsizce park edilmiş birkaç kiralık scooter’dan şikayet ederek “Kaldırımın yarısını kapatıyorlar.” diyor.
Peki, paylaşımlı veya kiralık scooter’ların ömrü neden bu kadar kısa?
Ouboter: Ana nedeni vandalizm, en azından burada ve Amerika’da. Birçok şehirde, scooterlar şehrin her yerine çılgınca dağılmış bir halde bırakıldığı için bazı insanlar buna tahammül edemiyor. Kullanıcıların nasılsa kendilerine ait değil gibi düşümerek scooter’lara iyi bakmaması ve özen göstermemesi de bir neden…
Kiralık scooter sisteminin geleceği sizce nasıl görünüyor?
Ouboter: Bence gelecekte istasyon bazlı kiralama sistemi büyüyebilir. İsviçre Federal Demiryolları halihazırda kiralık scooter’lar konusunda bu uygulamanın ilk adımlarını attı. Örneğin Zürih’in Merkez Tren Garı’nda scooter’ları kiralayıp iade edebileceğiniz sabit istasyonlar var. Bu gibi istasyonlarda daha sonra e-bisiklet ve küçük elektrikli otomobiller gibi farklı şehir içi kiralık araçlar da sunulabilir. E-scooter geleceğin mikro ulaşım araçlarından yalnızca biri.
Şehirler yeni mikro ulaşım türü olarak e-scooter’a hazır mı?
Ouboter: En önemli unsur yapısal çevre. Örneğin Zürih elektrikli scooter için çok uygun, çünkü zemin düz ve neredeyse hiç kaldırım taşı yok. Bir çukur meydana geldiğinde bu, İsviçre’nin tüm titizliğiyle gecikmeden tamamen onarılıyor (gülüyor). Mesela Milano gibi tarihi şehirlerde çok fazla kaldırım taşı olduğu için bunlar dezavantajlı durumda.
Genel olarak, mikro-mobilite açısından Zürih’in altyapısı ne durumda?
Ouboter: Zürih’in oldukça kapsamlı bir bisiklet yolu ağı var. Kaldırımda değil, buralarda elektrikli scooter’ınızı kullanmanıza izin veriliyor. Genel olarak konuşmak gerekirse, bence bisiklet dostu şehirler alternatif ve geleceğe odaklı ulaşım yöntemlerine daha açık. Yine de Zürih de dahil olmak üzere şehirlerin büyük çoğunluğunda otomobil trafiği çok fazla alan kaplıyor.
Şehir içi ulaşım nasıl değişecek?
Ouboter: Bence bundan 20 yıl sonra Zürih’in şehir merkezinde yanmalı motora sahip otomobil kalmayacak. Hem sürüş hem de park alanı açısından geniş araçlara daha az alan tanınacak. İster dört ister üç ister iki tekerleği olsun öncelik, alandan tasarruf sağlayan küçük araçlara verilecek. Bence kullanacağımız araçlar bataryayla veya kas gücüyle çalışacak. “Yavaş trafik şeritlerine” alan açmak için otomobillere daha az şerit ayrılacağını öngörebiliyorum. Bu şeritlerde trafik yaklaşık 30 km/sa hızda akacak ve şeritler bisikletler, e-scooter’lar ve diğer mikro ulaşım araçları tarafından paylaşılacak. Daha az egzoz dumanı salınımı, daha az gürültü olacak ve daha az alan işgal edilecek.
Otomobil kullanıyor musunuz?
Ouboter: Evet, günlük kullanım için bir elektrikli otomobilim var. Evden ofise giderken 15 dakikalık yolculuğum için çoğunlukla e-bisiklet kullanıyorum. Şehir merkezine gitmek istersem de elektronik scooter’ımı alıyorum! Bazen 15 kilometrenin tamamını e-scooter’la gidiyor, bazen toplu taşımayla birlikte e-scooter kullanıyorum.
Söyleşimize bir vizyonla başladık. Üzerinde çalıştığınız yeni bir vizyon sahibi araç var mı?
Ouboter: İki oğlum maksimum iki yolcu için küçük bir elektrikli araç olan Microlino’dan sorumlu. Bu geliştirmenin başlangıç noktası şu soruydu: Tüketicimizin hayatında otomobile ihtiyaç var mı? 35 km’lik günlük mesafede bir otomobilde bir veya iki kişi oturuyor. Bizim aracımız tam olarak bu ihtiyaca göre, yani günlük yolculuklar için minik bir araç olarak tasarlandı. Bu araç için ayrıca tarihi rol modeller de var: BMW Isetta gibi 1950’lilerin mikro otomobilleri.
Soyadını Hollanda’dan Zürih’e göç eden büyük büyük büyükbabasından alan Wim Ouboter, 1960’da doğdu ve çalışma hayatına bankacı olarak başladı. 1997 yılında ilk iki tekerlekli katlanabilir scooter’ıyla denemeler yapmaya başladı. 1998’de, K2 spor markası altında pazarladığı ayakla kullanılan üç tekerlekli prototipi çıkardı.
Ouboter elde ettiği kâr ile Micro Mobility Systems’ı kurdu ve iki tekerlekli kick scooter’ı piyasaya sundu. Yalnızca ilk yılda 30 milyondan fazla Micro Scooter satıldı. 2013 yılında Micro Mobility Systems ilk elektrikli scooter’ını piyasaya sundu. Bugün şirket, çocuk scooter’larından e-scooter’lara ve Microlino küçük elektrikli araca kadar 50’den fazla mobilite ürününe sahip.
*Fotoğraflar: Simon Habegger; Yazar: Ingo Wilhelm; Videolar: Leon Hörtrich. | Yazı için kaynak: https://www.bmw.com/en/innovation/electric-scooter-interview-with-wim-ouboter.html