Çerezleri kullanmamız için izninizi yönetme aracımız geçici olarak çevrimdışı. Bu nedenle, çerez kullanımına izin vermenizi gerektiren bazı işlevler eksik olabilir.
2040 YILINA DOĞRU GERİ SAYIM.
BMW’nin döngüsel ekonomi ilkeleri.
Odak noktası: Sürdürülebilirlik. BMW’nin gelecek hedeflerinde döngüsel ekonomi ilkelerinin net bir yeri var. Peki döngüsel ekonomi tam olarak ne anlama geliyor? CO2 emisyonlarını azaltma konusunda daha fazla ne yapılabilir? Ve tüm bunlar lüksten ödün vermeden yapılabilir mi? Bu ve bu gibi soruların yanıtları yazımızda.
22.12.2021
BMW mühendisleri, bilim insanları ve uzmanlar sayesinde kendimizi 2040 yılına ışınlamaya hazırız. BMW i Vision Circular; BMW’nin sürdürülebilirlik ve lükse tutarlı bir şekilde odaklanan tamamen elektrikli ve kompakt bir otomobilin, geleceğin kapılarını nasıl açabileceğine dair vizyonunu ortaya koyuyor. Adından da anlaşıldığı gibi, otomobilin tasarımı döngüsel ekonomi ilkeleri etrafında şekilleniyor.
BUGÜNÜ YENİDEN HAYAL ET.
Peki, döngüsel ekonomi tam olarak ne anlama geliyor? Dünya üzerindeki kaynakların pek çoğu sınırlı. Bu nedenle, ekonominin bir bütün olarak köklü bir değişimden geçerek “topla, üret, israf et” yaklaşımının terk edilmesi ve hiçbir şeyin israf edilmediği gerçek anlamda döngüsel bir ekonomi sisteminin benimsenmesi gerekiyor. Döngüsel ekonominin amacı mevcut malzemelerin ve ürünlerin mümkün olduğunca uzun süre boyunca korunması, geri dönüştürülmesi, onarılması ve paylaşılması. Bu felsefe, çevrenin sürdürülebilirlik çerçevesinde korunmasını sağlıyor.
“Döngüsel ekonomide; malzemelerin ve ürünlerin olabildiğince uzun kullanılması, geri dönüştürülmesi, onarılması ve paylaşılması amaçlanıyor.”
CO2 EMİSYONLARININ AZALTILMASI.
Bir otomobilin tüm yaşam döngüsü boyunca neden olduğu CO2 emisyonlarının azaltılması, BMW Group’un iklim üzerindeki etkilerini nötr hale getirme hedefi kapsamındaki en büyük önceliğini oluşturuyor. Bu süreçteki tek önemli faktör otomobilin kullanım sırasında tükettiği kaynaklar ve yaydığı emisyon değil. Bu aşamanın öncesi ve sonrası da eşit derecede önem taşıyor. Peki, çevre üzerinde minimum etkiye sahip otomobiller üretmek nasıl mümkün olabilir ve bu otomobiller artık kullanılamaz duruma geldiğinde ne olacak? Döngüsel ekonomi ilkeleri işte burada devreye giriyor ve otomobillerin tamamen ikincil malzemelerden üretildiği ve en başından itibaren parçaların sökülüp ideal şekilde geri dönüştürülebilecek şekilde tasarlandığı bir vizyon öngörüyor. Yani, tıpkı BMW i Vision Circular gibi otomobiller.
TEMEL İLKE: SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK.
BMW Group, en geç 2050 yılında enerji gereksinimlerinden tedarik zincirine ve üretim süreçlerinden elden çıkarma döngülerine kadar CO2 açısından tamamen nötr bir şirket kimliğine kavuşmayı hedefliyor. Bu hedefe ulaşabilmesi için otomobillerin, üretim süreci gibi erken aşamalardan itibaren kaynak bakımından verimli şekilde tasarlanması gerekiyor (➜ Daha fazlası için: BMW’de Sürdürülebilir Üretim). Bu anlayış, üretim sürecinde faydalanılan enerjiden geri dönüştürülmüş malzemelerin kullanımına kadar yayılıyor. Örneğin, dünya genelindeki BMW Group fabrikaları şimdiden %100 temiz elektrik kullanıyor. Tedarik zincirlerinin döngüselliği de sürekli gözden geçiriliyor. Batarya üretimi için kobalt veya lityum gibi önemli ham maddelerin kullanılması gerektiğinde, bu ham maddeler asla ihtilaflı bölgelerden tedarik edilmiyor ve kullanılan malzeme miktarı mutlak gereklilikle sınırlı tutuluyor.
BMW i Vision Circular’ın tasarımı döngüsel ekonomi ilkeleri etrafında şekilleniyor.
Ayrıca, üretilen otomobil başına kullanılan enerjinin 2006 yılından bu yana %55 oranında azaldığını da görüyoruz. Ancak bunlar yeterli değil. 2030 yılına kadar CO2 emisyonlarında %40 oranında azalma kaydedilmesi gerekiyor. Bu rakam, yaklaşık 200 milyon ton CO2’ye karşılık geliyor ve üretim, geri dönüşüm ve değer zincirinin tamamı dahil olmak üzere BMW Group tarafından üretilen otomobillerin tüm yaşam döngüsü için geçerli. BMW Group’un tüm faaliyetlerinde odak noktası olarak sürdürülebilirlik öne çıkıyor.
“BMW, bireysel mobilitede en sürdürülebilir çözüm üreticisi olmayı hedefliyor.’’
ÇEVRECİ YATIRIMLAR.
Bu stratejinin önemli öğelerinden biri de çeşitli sınıflarda yenilikçi elektrikli otomobillerden oluşan bir filo sunmak. Bu kapsamda, 2025 yılına kadar tüm BMW otomobillerinin %25’lik bölümünün elektrikli modellerden oluşması ve bu oranın 2030 yılına kadar %50’ye çıkması öngörülüyor. Elektrikli otomobiller konusuna değinmişken, günümüzde yüksek gerilimli bataryalar %90 geri dönüştürülebilir şekilde tasarlanıyor. Diğer yandan bu oran BMW Group otomobillerinde %95’e çıkıyor. Örneğin, tıpkı IAA 2021 kapsamında tanıtılan BMW i Vision Circular özelinde olduğu gibi, atığa çıkarılan malzemeler geri dönüştürülebiliyor ve kazanılan ikincil alüminyum veya ikincil çelik tekrar kullanılabiliyor.
Bu, birincil malzemeler üretmeye kıyasla çok daha çevre dostu ve CO2 bakımından daha avantajlı bir uygulama olarak öne çıkıyor. Günümüzde, BMW Group otomobillerinin ortalama olarak %30’un hemen altındaki bir bölümü geri dönüştürülmüş ve tekrar kullanılan malzemeler ile üretiliyor. Bununla birlikte, BMW kendine daha yüksek hedefler belirliyor. “İkincil Malzeme Önceliği” yaklaşımı ile rakamın kademeli olarak %50’ye çıkarılması hedefleniyor. Yeni çıkarılan maden ham maddelerini yalnızca başka bir alternatif yoksa kullanan BMW, dünya tarihinin en sürdürülebilir otomobil üreticisi olmayı hedefliyor.
BMW i VISION CIRCULAR HAKKINDA 5 GERÇEK:
- 01 En büyük önceliği: Döngüsel ekonomi.
- 02 Döngüsel tasarımın 4 ilkesi ile tasarlandı: YENİDEN DÜŞÜN, SADELEŞTİR, YENİDEN KULLAN, GERİ DÖNÜŞTÜR
- 03 Maksimum hedef: Minimalizm
- 04 Sürdürülebilirlik ve lüks bir arada
- 05 Çift yönlü şarj teknolojisi
GELECEĞE YÖNELİK NET HEDEFLER.
BMW i Vision Circular, BMW Group’un hedeflediği döngüsel geleceğin nasıl olabileceğine dair ipuçları veriyor. BMW CEO’su Oliver Zipse, “BMW i Vision Circular, sürdürülebilir mobiliteyi ne kadar kapsamlı ve tutarlı bir şekilde ele aldığımızı ifade ediyor. Otomobil, döngüsel ekonominin gelişiminde öncü bir rol üstlenme konusundaki istekliliğimizi yansıtıyor” diyor ve sözlerine şöyle devam ediyor: “Üretimde, kaynak verimliliği konusundaki lider konumumuzu otomobillerimizin tüm yaşam döngüsüne yaymak istiyoruz.”
DÖNGÜSEL TASARIMIN 4 İLKESİ:
YENİDEN DÜŞÜN
Her şey en ince ayrıntısına kadar düşünüldü. Vizyon otomobili ve hepsinden önemlisi, malzeme döngüleri de dahil olmak üzere üretim süreci baştan sona yeniden düşünüldü, geliştirildi ve optimize edildi.
SADELEŞTİR
Malzeme kullanımından kontrol öğelerine kadar mümkün olan her yerde sadeleştirme anlayışı öne çıkıyor. Bu yaklaşım çevreyi koruyor, maliyetleri düşürüyor ve sürücünün dikkatini dağıtabilecek şeylerin sayısını azaltıyor.
YENİDEN KULLAN
Buradaki amaç, yeniden üretim ve yeniden tasarım ile ürünlerin yaşam döngüsünü uzatabilmek. Kolayca sökülebilen bağlantılar, malzemeleri ve bileşenleri değiştirmeyi çok daha kolay hale getirerek otomobili yeniden şekillendirme fırsatı yaratıyor.
GERİ DÖNÜŞTÜR
Kullanılan malzemeler açısından, ürün yaşam döngüsünün sonunda yeniden kullanılması öngörülen geri dönüştürülmüş malzemelere odaklanılıyor. Birbirleriyle olan bağlantı elemanları kolayca ayrılabilen mono malzemelerden yapılmış az sayıda farklı malzeme grubu, etkili geri dönüşümün anahtarı olarak öne çıkıyor.
Çalışmanın geliştirme sürecinde takip edilen nihai tasarım hedefi; kapalı malzeme döngüleri bakımından optimize edilmiş ve %100 geri dönüştürülmüş malzemelerden üretilen veya %100 oranında geri dönüştürülebilen bir otomobil tasarlamaktı. Bu kapsamda, biyolojik bazlı ham maddelere ek olarak, daha önceden bir ürün yaşam döngüsünden geçmiş malzemeler de kullanılıyor. Aynı prensip enerji depolama sisteminde de kendini gösteriyor. Örneğin, BMW i Vision Circular’ın neredeyse tamamen geri dönüşüm döngüsünden gelen malzemelerle üretilen katı haldeki pili tamamen geri dönüştürülebiliyor.
Adrian van Hooydonk / BMW Group Tasarım Başkanı“BMW i Vision Circular’ın tasarım sürecini en baştan itibaren sistematik olarak döngüselliğe adadık.’’
EŞİ BENZERİ OLMAYAN BİR TASARIM.
Sadece Böbrek Izgaralarının tasarımına bakarak bile görebileceğiniz gibi, BMW i Vision Circular tasarım anlamında yeni çığırlar açıyor (➜ Daha fazlası için: Böbrek Izgaralarının Evrimi). Böbrek Izgaraları, krom çerçeve ve dikey çubuklar yerine bu defa karşımıza dijital bir yüzey olarak çıkıyor. Bu sayede, ön farlarla birleşen Böbrek Izgara yüzeyleri otomobilin ön tasarımı boyunca bütünlemesine uzanan tek bir form halini alıyor. Bununla birlikte, Böbrek Izgara yüzeyleri grafik bir arayüze dönüşüyor. Bu bölümdeki dijitalleşme, gelecekte ışıkları ve tamponu geometrik anlamda farklılaştırma ihtiyacını ortadan kaldırarak malzeme ve ekipman tasarrufu konusunda yardımcı olabilir. BMW i Vision Circular’ın kökenlerini tanımlamak için farklı kaplamalara/dekoratif öğelere ihtiyacı yok. Ön bölümdeki BMW logosunun (➜ Daha fazlası için: BMW Logosunun Gerçek Anlamı Nedir?) bile lazerle işlendiği otomobilde, gereksiz eklemelerden kaçınmak için arka bölümdeki model isimlendirmesi de lazerle uygulanıyor.
SADELEŞTİRME SANATI: SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK VE LÜKS BİR ARADA.
BMW i Vision Circular’ın dış tasarımına baktığımızda, gövde boyasının bilinçli bir şekilde hiç uygulanmamış olduğunu görüyoruz. Bunun yerine, otomobilin dış yüzeyinde açık altın renginde “anodize’’ edilmiş ikincil alüminyum kullanılıyor. Bu bölüme uygulanan ısıl işlem, oldukça özel bir tonlama oluşturuyor. Bu tür bir sadeleştirmenin getirisi olarak, kullanılan metallerin ham madde formu ideal geri dönüştürülebilirlik için korunmuş oluyor. Otomobilin arka bölümündeki tüm görüntü yüzeyleri ve aydınlatma fonksiyonları, tıpkı ön bölümde olduğu gibi, koyu renkli camdan yapılmış bagaj kapağına görünmez şekilde entegre ediliyor. Bagaj kapağının altında, arka tasarımı tamamlayan aerodinamik açıdan optimize edilmiş tamponda da geri dönüştürülmüş plastik kullanılıyor. Döngüsellik kavramı, elbette otomobilin sürdürülebilir şekilde yetiştirilen doğal kauçuk malzemeden üretilmiş lastiklerinde de karşımıza çıkıyor.
İç tasarımda da döngüsellik anlayışını benimseyen BMW, bunu kullanıcıların ihtiyaçlarını gözden kaçırmadan yapmayı başarıyor. Bu anlamda, bilinçli malzeme seçimi (➜ Daha fazlası için: Sondan Başa Doğru Yaşam Döngüsü) ile lüksü birbirinden ayırmak gerekmiyor. Teknik malzeme çözümleri, mono materyallerin kullanımını ve bunların, kolay demonte ve malzeme saflığı açısından kaynaklama uygulanmadan bir araya getirilmesini içeriyor. Bunun yerine, konsept otomobilde kablo, düğme ve hızlı sabitleyici gibi akıllı bağlantı çözümleri kullanılıyor. Üç boyutlu baskı süreçlerinin de kullanıldığı üretim aşamasında, tüm bileşenler ve malzemeler yerlerine tam olarak oturacak şekilde üretiliyor ve atık malzeme oranı en aza indiriliyor. Ayrıca, bu önlemlere rağmen kalan fazlalıklar sistematik olarak malzeme döngüsüne geri dönüyor.
YOLCULAR İÇİN EN İYİSİ.
Dış tasarımda camların altında gördüğümüz görüntü ve kontrol yüzeyleri, otomobilin iç ve dış tasarımını birbirine bağlamak üzere otomobilin içinde de karşımıza çıkıyor. Ön konsol ve ortam aydınlatmasına benzer bir görünüm anlayışını takip eden bu yaklaşım; cam açma/kapma düğmeleri, kapı kolları ve tavandaki sunroof gibi fonksiyonlar için entegre bir kullanım sağlıyor. Ayrıca, döngüsellik kavramının etkilerini bu bölümde de görüyoruz. Kapılarda kullanılan tek elektrikli bileşen olma özelliğini taşıyan bu bölüm, kapılar demonte edildiğinde tek bir modül olarak kolayca yerinden çıkarılıp işlenmek üzere kendi sınıfına göre ayrılabiliyor.
Otomobilin arkasındaki geniş oturma bölümü hafifçe yükseltilmiş bir tasarımla karşımıza çıkıyor. Her koltuğun kendi ses bölgesine sahip olabilmesi için altına hoparlörlerin monte edildiği başlıklar aynı zamanda minder olarak da işlev görüyor. Doğrudan ses kontrolü, daha az sayıda bileşenin kullanımına ve sistemin daha kolay bir şekilde çıkarılmasına olanak tanıyor. Koltuklarda kullanılan tekstil elbette %100 oranında geri dönüştürülmüş malzemeden üretiliyor. “YENİDEN KULLAN” ilkesinin mükemmel bir örneğini ise C sütununda görüyoruz. Yeni BMW iX’ten tanıdığımız cam tasarımlı iDrive butonu, yeni bir fonksiyonla tekrar hayata gelerek karşımıza bu sefer ışıklandırma olarak çıkıyor.
NEUE KLASSE: GELECEĞE DOĞRU ÖNCÜ VE BÜYÜK BİR ADIM.
Malzeme ve tasarım alanlarındaki tüm yeniliklerinin yanında, BMW i Vision Circular çift yönlü şarj kullanım imkanı da sunuyor (➜ Daha fazlası için: Elektrikli Otomobillerde Şarj: 10 Soru, 10 Cevap). Mobil bir güç depolama ünitesi kimliğine sahip olan otomobil, çevredeki binalara veya altyapılara enerji yayıyor. Aynı zamanda, pik zamanlardaki talebi karşılamaya yardımcı olmak için şebekeye enerji sağlayabiliyor.
Elektrikli otomobillerden bahsetmişken, BMW’nin bir süre önce piyasaya yeni bir Neue Klasse serisi sunacağını duyurduğunu biliyoruz. BMW i Vision Circular’ın gündeme taşıdığı pek çok fikrin bu seri kapsamında uygulanması öngörülüyor. Zipse, konuyla ilgili olarak şu açıklamalarda bulunuyor: “Süreçteki bir sonraki büyük adımımızı Neue Klasse ile atacağız. Neue Klasse serisini sürdürülebilir bir anlayış çerçevesinde geliştirmek üzere BMW i Vision Circular’ın felsefesini takip ediyoruz.” Hepsinden önemlisi, bu haber, bahsettiğimiz teknolojik yenilikleri bir an önce deneyimlemek isteyenlerin 2040 yılına kadar beklemesine gerek olmayacağı anlamına geliyor.
BMW i Vision Circular hakkında.
BMW i Vision Circular, bir otomobil üreticisi olarak BMW’nin 2040 yılı için öngördüğü konseptleri bugünden tanımamızı sağlayan bir vizyon otomobili. IAA 2021 kapsamında kamuoyuna tanıtılan otomobilin konsepti, sürdürülebilirlik ve lüks kavramlarına odaklanıyor. Otomobilin tasarımında, CO2 emisyonlarını azaltma amacıyla döngüsel ekonomi ilkeleri tutarlı bir şekilde takip ediliyor.
*Yazar: Nils Arnold; Fotoğraflar: BMW | Yazı için kaynak: https://www.bmw.com/en/magazine/sustainability/circularity-at-bmw.html