Çerezleri kullanmamız için izninizi yönetme aracımız geçici olarak çevrimdışı. Bu nedenle, çerez kullanımına izin vermenizi gerektiren bazı işlevler eksik olabilir.
İLK GÜNKÜ GİBİ.
Şevval Sam’ın 1990 model BMW 320i Cabrio’sunu yeniledik.
Ünlü oyuncu Şevval Sam, “bizim kız” olarak adlandırdığı aile yadigarı BMW 320i Cabrio’sunu ilk günkü güzelliğine kavuşturmak için BMW’nin güvenli ellerine teslim etti ve ortaya çıkan sonuç inanılmaz oldu. Şevval Sam ile gerçekleştirdiğimiz bu özel röportajda “Bizim Kız” ile ilk tanışması, geride bıraktıkları otuz yılda unutamadığı anlar ve benzersiz değişim hikayesinden bahsettik.
13.05.2022
1991 model BMW 320i’nizle 30 yıldır birliktesiniz. Bu kadar zamandan sonra sizin için bir otomobilden çok daha fazlası olduğunu tahmin edebiliyoruz. Bir ismi var mı?
Bizim otomobillerimizin hep bir ismi olmuştur. Boncuk, Fırtına, Mandalina, Prenses… Annem BMW 320’mimize “Kızım” diye seslenir, bense “Bizim Kız” derim.
“Bizim Kız”ın hikayesini dinlemeyi çok isteriz.
Aslında ben BMW 2002’ciyimdir (➜ Daha fazla bilgi için: Uçaktan elektrikli otomobillere en iyi BMW motorları). Kullananlar, bilenler bilir; kullanımı çok keyifli ve BMW’nin efsane otomobillerinden biri. Annemde daha önce BMW 2002 vardı ve benim gözüm ondaydı. On sekizime geldiğimde bana vereceği günü bekliyordum.
Bu hayalim gerçekleştiğinde annem çoktan başka bir efsaneyi ısmarlamıştı bile. Atlantik Mavi, bej deri koltuklu, üstü açık BMW 320i Cabrio geldiğinde hepimiz hayran kalmıştık. Annem yıllar içinde “Kızım” ile duygusal bir bağ kurduğu için onu satmayı hiç düşünmedi. Tabii yıllar içinde “Bizim Kız” çok yıprandı. Annem çok üzülüyor, bayağı bayağı empati kuruyordu Bizim Kız’la. Ben de elden geçirsek diye düşünüyordum ama kimseye de güvenemiyordum. Bizim Kız’ı ilk günkü gibi olacağı, hak ettiği güzelliğe tekrar geri getirse getirse, BMW getirir dedim. Bunu nasıl içten istediysem, bir şekilde yollarımız kesişti ve bu mutluluk hikayesini birlikte anlatmaya karar verdik.
“Bizim Kız” ile birlikteyken yaşadığınız unutulmaz anıları sorsak?
Ben üstü açık otomobilleri çok severim. Bizim Kız’ın kullanımı da oldukça keyifli. İçine oturduğunuzda kokusu, sesi, sizi kucaklaması ve güvende olma duygusu, özgürlük hissiyle birleşince otomobil kullanmanın hazzına varıyorsunuz. Çok dikkat çeken asil bir güzelliği var. Benim için en ilginç yanlarından biri de onunla gezerken günde 30-40 kişinin satmak istersek diye ya yolumuzu kesmesi ya da üzerine numara bırakması. Bizim Kız 32 yaşında ve bence bu otuz iki yılı aslında annemden dinlemek çok ilginç olur. Ama yine de benim için BMW ile geçirdiğimiz bu “ilk günkü gibi” hikayesi her zaman en unutulmaz anı olarak kalacak.
Size yıllarca eşlik etmiş bu kıymetli otomobilin haliyle zaman içinde yenilenmesi gerekiyordu. Onu orijinaline sadık kalarak yenilemeyi teklif ettiğimizde nasıl hissettiniz?
Otomobiliyle bağ kuranlar daha iyi anlayacaklardır. Bir ruhu olduğuna inandığınız otomobilinizi hiç kimseye emanet edemezsiniz. Bu ancak bizim için BMW ile mümkün olabilirdi çünkü çok mutlu olacağını biliyorduk. Güvenli ellere teslim edeceğimiz için biz de çok mutluyduk ve çok heyecanlandık.
BMW 320i’nizi en son Borusan Oto İstinye’ye bırakırken görmüştünüz. Peki onsuz geçen bir yıl nasıldı, “Bizim Kız”ın en çok neyini özlediniz?
Ben hiç acele etmek istemedim çünkü onu ilk günkü gibi yapacak olan profesyonel ekip de çok heyecanlıydı ve bizimle aynı duyguyu paylaşıyordu. Sonucu görmek için sabırsızlanıyorduk ama bir yandan da hikayesini bir an önce anlatmak istiyorduk. Bizim Kız’ı tanıyan herkes onu soruyor. Ben en çok güzel bir havada üstünü açıp, saçlarım uçuşa uçuşa orman yolunda veya sahilde onunla gezmeyi özledim.
Gelelim heyecanlı kavuşmaya, renovasyonun son aşaması sizin de dokunuşunuzla tamamlandı. BMW 320i’nizi yenilenmiş bir şekilde gördüğünüzde neler hissettiniz, hayallerinizdeki gibi miydi?
İlk gördüğüm anda, otuz yıl öncesine gittim diyebilirim. Sanki zaman makinesine girmişim gibi o kadar güzel parlıyordu ki Bizim Kız, son model otomobil reklamında gibiydim. Aslında hayal ettiğim gibiydi; çünkü BMW’nin Bizim Kız’ı tekrar ilk günkü güzelliğine kavuşturacağından hiç şüphem yoktu.
Renovasyon sonrası tasarım ve performans açısından ilk izleniminiz nasıl, en çok hangi detayları fark ettiniz?
Yepyeni bir otomobile biniyorum sandım. Yani sürüş keyfi ve otomobilin çekişi, kullanımı sanki sıfır kilometre bir otomobile biniyormuşum hissi uyandırdı. Dış tasarımı da öyle… Bizim Kız’ın o tertemiz hali, sanki BMW 320i Cabrio’nun 2022 röprodüksiyonu gibiydi.
Sürdürülebilirlik tıpkı bu renovasyon projesinde olduğu gibi aslında bir yerde nesilden nesile aktarmak, sahip çıkmak, korumak, dönüştürmekle çok yakından ilgili bir kavram. Günlük hayatınızda sürdürülebilirlik konusunda nelere dikkat ediyorsunuz?
Tabii gündelik ihtiyaçlar ve araç gereçler, içinde bulunduğumuz çağda çok hızlı bir değişim gösteriyor. Biz jenerasyon olarak her alanda çok büyük ve hızlı bir değişime şahitlik ettik. Tüketim odaklı olmayan bir dönemi de tecrübe ettiğimizden, sürdürülebilirlik bizim için önemli. Var olan veya sahip olduğumuz maddi manevi her şeye biraz daha bağlıyız galiba. Öte yandan, Z kuşağıyla da temasta olduğumuz için bunun dengesini de kurmuyor değiliz.
“Hemen hemen her marka otomobil kullanmış biri olarak, önceliğim hep BMW olacak.”
BMW’nin sizin için bir aile geleneği olduğunu ifade ediyorsunuz. BMW’nin geçmişten bugüne gelen çizgisi ve duruşu hakkında düşünceleriniz neler?
Daha önce de söylediğim gibi aslında ben bir BMW 2002 aşığıyım. Annem, Bizim Kız’ı aldığında önceden kullandığı 2002’yi bana verdi ve ben onu 10 yıl boyunca kullandım. Öyle anılarımız oldu ki, sadece benim değil yakın arkadaşlarım için de yeri ayrıdır o 2002’nin. Tabii öyle bir aşinalığım ve alışkanlığım vardı ki ona, bu hazzı ve konforu başka bir otomobilde bulmam çok zordu. Nitekim aynı duyguyu 2002’nin haricinde sadece Bizim Kız’la yaşadım. O zaman dedim ki bu BMW’nin sihri galiba… BMW’nin çok beğendiğim birkaç kült modeli var, şahsına münhasır tasarımı olan. Mesela Z Serisi veya BMW 4 Serisi… Yeni BMW 4 Serisi Coupé’yi de kullandım, hem estetik hem de teknolojik açıdan kullanması inanılmaz zevkli bir otomobil. Hemen hemen her marka otomobil kullanmış biri olarak sanırım önceliğim hep BMW olacak.
*Yazar: Markus Löblein; Fotoğraflar: Yannick Wolff | Yazı için kaynak: https://www.bmw.com/en/magazine/innovation/conscious-travel-bmw-ix-sustainable-enjoyment-in-south-tyrol.html