ÇEVRE DOSTU BİR YAŞAM İÇİN.

Kolayca alışkanlığa dönüşebilecek 5 öneri.

ÇEVRE DOSTU BİR YAŞAM İÇİN. Kolayca alışkanlığa dönüşebilecek 5 öneri.

Greta Thunberg’in BM konuşmasıyla başlayan ve yakın zamanda bir belgesele dönüşen hikayesi, dillerden düşmeyen sürdürülebilirlik, atık sorunu için teknoloji destekli çözüm önerileri… Çevre sorunlarına dair farkındalık hiç olmadığı kadar ön planda. Peki tam da 5 Haziran Dünya Çevre Günü’nde kendi günlük yaşam pratiğimize neleri dahil edebiliriz?

^04.06.2021

Devamı

Tek kullanımlık plastikler büyük ölçüde terk edildi, sıfır atık yaşam prensipleri sonunda trend olmanın ötesine geçip günlük yaşamın bir parçası halini almaya başladı. Bireysel çabaların küresel değişim üzerinde ne kadar etkisi olabileceğini sıkça sorgulasak da tüm başarı öykülerinin başlangıç noktasında bu küçük adımların yer aldığını biliyoruz. Ghandi’nin “Dünyada görmek istediğin değişimin kendisi ol” anlayışından hareketle bazı basit doğa dostu alışkanlıkları yaşamımıza uyarlamak aslında sandığımızdan çok daha kolay.

1. SÜRDÜRÜLEBİLİR SEYAHATİN PÜF NOKTALARINI ÖĞRENİN.

Yaz mevsimiyle birlikte seyahat tutkumuz yeniden alevleniyor. Keşfedilecek rotalar, özlenen duraklar ve yaz aktiviteleri için sabırsızlanırken, sürdürülebilir seyahat prensiplerini de yeni bir deneyim olarak bu yolculuğun bir parçası haline getirebilirsiniz. Hava yolu yerine az yakıt harcayan, karbon salınımı az veya sıfır olan otomobiller ile yapılacak bir kara yolculuğunu ve ekolojik otelleri tercih etmek güzel bir başlangıç olabilir. Bir adım öteye geçmek için kendi matara ve ev yapımı atıştırmalıklarınızı yanınızda taşıyabilir; bavulunuzu bu kez ekolojik alternatiflerle doldurabilirsiniz. Seyahatleriniz boyunca nasıl daha az atık üretebileceğinize dair ipuçlarını ise Atıksız Seyahat Deneyimleri yazımızda bulabilirsiniz.

2. EŞYALARIN ÖMRÜNÜN SANDIĞINIZDAN UZUN OLABİLECEĞİNİ UNUTMAYIN.

En zekice ve sorumluluk sahibi tüketim biçimlerinden birinin uzun yıllar kullanılmaya uygun, kaliteli ürünleri tercih etmek olduğunu biliyoruz. Giderek yaygınlaşan bir diğer prensip ise eşyaların ömrünün sandığımızdan daha uzun olabileceğini anımsamak. Öyle ki “Fixing Fashion’’ gibi online eğitim programları giysileri onarmayı yaratıcılığı tetikleyecek bir hobi haline getiriyor. Öte yandan ileri dönüşüm, bizleri sahip olduklarımıza farklı bir açıdan bakmaya davet ederek artık kullanılmayan o kaşmir kazağın ya da yıllar önce hediye gelen keten örtülerin bambaşka biçimlerde modern ev dekorasyonunun bir parçası haline gelebileceğini hatırlatıyor.

3. EKRAN ZAMANINIZI ÇEVRE DOSTU HALE GETİRİN.

Geldiğimiz noktada ekran bağımlılığının önüne geçmeye çalışmak her zaman gerçekçi bir hedef gibi görünmüyor. Sabah uyanmak, gün içerisinde araştırma yapmak, fiziksel etkinliğimizi takip etmek, alışveriş, hatta çizim yapmak gibi hobiler için dahi ekrana ihtiyaç duyuyoruz. Peki size tüm bu aktiviteleri çevre dostu hale getirecek uygulamalar olduğunu söyleseydik? Arama yapıldıkça ve kullanıldıkça ihtiyaç duyulan bölgelere ağaç diken Ecosia, tabletinizi dijital kağıda çevirmenize yardımcı olan Good Notes, alarmınızı kurduğunuz saatte ve tek seferde kalkmayı başardığınızda tohum ekmeye başlayan EcoWake, etik moda anlayışını benimsemenize yardımcı olan Good on You gibi uygulamaları kullanarak her gün doğaya katkıda bulunabilirsiniz.

4. KOMPOST ALIŞKANLIĞI EDİNİN.

Sıfır atığın 5 temel prensibi olan; reddet, azalt, yeniden kullan, kompost yap ve dönüştür arasında benimseme konusunda en çok tereddüt ettiğimiz kompost yapımı, artık özellikle ABD’de geniş kitlelerce uygulanmaya başlamış durumda. Sebze ve meyve kabukları, yumurta kabuğu gibi organik atıkların yeniden toprağa kazandırılmalarını sağlayan kompost yapımını daha kolay hale getirmeyi hedefleyen pek çok kompost kutusu tasarımı bulunuyor. Bahçeli evlere özel, geniş kapasiteye sahip olanlar ya da daha küçük alanlar düşünülerek tasarlananlar arasından sizin ihtiyaçlarınıza cevap verecek bir kompost cihazı edinerek mutfak atığınızı azaltırken toprağın gelişimine de katkı sağlayabilirsiniz.

5. GASTRONOMİDE YERELİ DESTEKLEYİN.

Yerel besinleri tercih etmenin, üreticilere katkıda bulunmanın yanı sıra çevre bakımından da sorumluluk sahibi bir davranış olduğunu düşünmüş müydünüz? Sofralarımızda yer alan lezzetlerin ham maddelerinin, bir üretim ve taşımacılık geçmişi var. Yani yerel besinleri tercih ederken bu ulaşım ağını kısaltarak sera gazı emilimini de azaltmış oluyoruz. Eğer gastronomiye mutfak kültürünü temsil etmenin ötesinde, sürdürülebilir ve ekolojik tarım gibi katmanlı bir bakış açısıyla yaklaşmanın ne anlama geldiğini Türkiye’nin en saygın şeflerinden Şemsa Denizsel, Ali Ronay ve Maksut Aşkar’dan dinlemek isterseniz #BMWlicious projesini anlattığımız Bir Lezzet Yolculuğu yazımızı inceleyebilirsiniz. Şemsa Denizsel ile başlayan ilk rotanın detayları ise çok yakında Joy Blog’da olacak.

^{* Fotoğraflar: CNN/BMW; Yazar: Geoff Poulton | Yazı için kaynak: https://www.bmw.com/en/design/jeff-koons-and-the-art-of-leadership.html}

Devamı