Çerezleri kullanmamız için izninizi yönetme aracımız geçici olarak çevrimdışı. Bu nedenle, çerez kullanımına izin vermenizi gerektiren bazı işlevler eksik olabilir.
ÖZEL BİR MÜNİH DENEYİMİ.
BMW Munich Experience.
Münih, BMW hayranları için oldukça özel bir öneme sahip. Belçikalı paraatlet Léa Bayekula, Chanel ile işbirliği olan bir influencer olmasının yanı sıra yaşamın keyifli yönlerini keşfetme konusunda da tam bir uzman. Léa, Münih’i şimdiye kadar yalnızca katıldığı sportif yarışmalardan tanıyormuş. Ancak bu kez tutkulu bir BMW sürücüsü olarak, kısa bir gezi kapsamında “Bayeriche Motoren Werke”nin görülmesi gereken yerlerini keşfediyor.
Merak, tutku ve biraz da sihir. BMW Welt.
Münih’deki BMW Welt’in etkileyici tasarımı, yenilikçi ve avangart tasarımlarıyla bilinen tanınmış mimari tasarım firması Coop Himmelb(l)au imzasını taşıyor. Süzülen bir bulutu hatırlatan ve hafiflik ile dinamizmi yansıtan çarpıcı çatısı özellikle dikkat çekiyor. Bina, mimari bir şaheser ve modern inşaat teknolojisinin dönüm noktası olarak kabul ediliyor.
Léa, BMW Welt ziyaretini unutulmaz bir deneyim olarak nitelendiriyor. “Bu yeri keşfedebilmek ve markanın atmosferini ve ortamını yakından deneyimleyebilmek inanılmazdı” diyor.
BMW Welt, ziyaretçilerine çok çeşitli interaktif sergiler ve deneyimler sunuyor. Bayekula spesifik bir yenilikten etkilenmişe benziyor: “Fütüristik bir makineden yiyecek satın aldım, çok eğlenceliydi. Fakat araç teslimatının da burada yapılıyor olması çok ilginç.” Geleceğin vizyonuyla kullanıma yönelik uygulamanın birleşimi BMW Welt’e benzersiz bir canlılık kazandırıyor.
BMW Welt’in temel özelliklerinden biri, geleceğin mobilitesine bakış sunması. Özellikle sürdürülebilir ve ekolojik yenilikler konusunda sunulanlar Léa Bayekula’nın ilgisini çekiyor. “Markanın zaman içerisinde geliştiğini açıkça görebiliyorsunuz” diyor ve sözlerine şöyle devam ediyor: “Buradaki tüm deneyimler BMW’nin geleceğinin ne kadarının sürdürülebilirliğe , sorumluluk duygusuna ve ekolojik yeniliklere odaklanacağını gösteriyor”.
Burası mimari bir şaheser olmanın yanı sıra mobilitenin geleceğinin somut hale geldiği bir yer. BMW Welt, Léa gibi ziyaretçilere BMW Group'un gelişimini ve vizyonunu ilk elden, benzersiz bir şekilde deneyimleme fırsatı sunuyor.
BMW Welt.
Münih’deki BMW Welt, fütüristik mimarisi ve BMW Group'un en yeni otomobilleri ve teknolojilerini içeren interaktif sergileriyle ziyaretçilerini büyülüyor. BMW, BMW Motorrad ve MINI markalarının sunumuna ek olarak yeni otomobiller için de bir teslimat merkezi sunuyor. Burada aynı zamanda düzenli bir şekilde etkinlikler ve konferanslar da gerçekleştiriliyor.
BMW Müzesi.
Léa, BMW Müzesi’nde rehber eşliğinde yaptığı geziyi anlatıyor: “BMW’nin tarihini keşfetmek çok keyifliydi, bunun yanında her katta ve her odada uygulanan mekan tasarımı da çok etkileyiciydi. Zaman içinde, BMW’nin geçmişine olduğu kadar geleceğine de yolculuk ediyomuş gibi hissettim. Mesela, BMW'nin eskiden uçak motoru yaptığını bilmiyordum. Müze o kadar çok sürprizle dolu ki programıma bağlı kalabilmem için beni çıkartmak zorunda kaldılar.”
BMW Welt ve BMW Müzesi ziyareti, sporcunun marka ve markanın mobiliteye olan bağlılığı hakkındaki görüşlerini pekiştirmişe benziyor. “Müze engelli erişimi için tamamen uygun, serbestçe hareket etmeyi mümkün kılan asansör ve rampalar mevcut. Dürüst olmak gerekirse bu ziyaret sayesinde BMW'nin bir otomobil markasından daha fazlası, başlı başına kendine ait bir dünya olduğunun farkına vardım”.
Léa, edindiği izlenimlerle ilgili şunu da ekliyor, “Bu iki yeri ziyaret etmek benim için unutulmaz bir anı olarak kalacak. BMW Müzesi’nde markanın geçmişi hakkında bilgi aldım ve BMW Welt’de çok daha fazla konsept ve özgün deneyimlerle BMW evrenini derinlemesine keşfettim.”
Güç, adrenalin, deneyim: BMW Driving Academy.
Léa’nın BMW Münih Deneyimini taçlandıran an, Münih’in birkaç kilometre dışında kalan Maisach’daki BMW M Sürüş Akademisi’nde gerçekleştirilen sürüş güvenliği eğitimi pistinde geçirdiği zaman oldu.
Léa, daha önce BMW Sürüş Akademisi’nde aldığı eğitimden tanıdığı BMW M Sürüş Eğitmeni Tina Schmidt-Kiendl ile gerçekleştirdiği bilgi alışverişini coşkuyla anlatıyor : “Tina’nın orda olması beni çok mutlu etti. Bizi kocaman bir gülümsemeyle karşıladı ve iyi bir sürüş için bilmemiz gereken her şeyi bize anlattı. Bir tekerlekli sandalye kullanıcısı olarak Tina’nın kişisel öyküsü, kararlılığını ve kendi yolunda ilerlemede ne kadar özgür olabildiğini bize yansıttı. O da, ben de bağımsız olma arzusunu paylaşıyoruz. Onun sayesinde sürüş tekniğimi olumlu duygularla geliştirmeye hazır olduğumu hissediyorum.”
BMW M Sürüş Akademisi'ndeki eğitimin pratik içeren kısmında Léa Bayekula birkaç zorlukla karşılaşmış. “Ellerimi direksiyon üzerinde saat 3 ve 9 yönünde tutarken koniler etrafında yüksek hızla ilerleme konusunda ustalaşmak gerektiren alıştırmalar benim için gerçekten zorluydu. Bunu hiçbir sorun olmadan yapabiliyorum. Artık otomobil sürerken kendimde daha çok güveniyorum. Hepsinden önemlisi, daha fazlasını öğrenme ve bu deneyimi sürdürme arzusu duyuyorum!”
Léa spor kariyeri nedeniyle azim ve öz disiplin gibi değerlere oldukça aşina. Ve bu değerler aynı zamanda BMW M Sürüş Akademisi’ndeki programın da birer parçası.
* Yazar: Tassilo Hager; Tasarım: Lucas Lemuth, Madita O’Sullivan, Verena Aichinger; Fotoğraflar: BMW; Video: Patrick Lejuste. Yazı için kaynak: https://www.bmw.com/en/freude/the-bmw-munich-experience.html