Çerezleri kullanmamız için izninizi yönetme aracımız geçici olarak çevrimdışı. Bu nedenle, çerez kullanımına izin vermenizi gerektiren bazı işlevler eksik olabilir.
BMW i: SÜRDÜRÜLEBİLİR LİDERLİK.
Gelişmiş devletler, lider markalar ve çevreye duyarlı bireyler; küresel ısınmayı ortadan kaldırmak için sürdürülebilir üretim ve tüketim modellerini, sürdürülebilir yaşam tarzlarını benimsiyor. Üretimde CO2 salınımını en aza indirmeyi, mümkünse sıfırlamayı hedefleyen, hedeflerini başaran öncü şirketler, iklim-pozitif adımlarla umudumuzu artırıyor. Bu firmaların başında gelen BMW Group’un sürdürülebilirlik adımlarını Joy Blog’da keşfedin.
19.07.2021
Mevcut BMW X5'i temel alan Hydrogen NEXT serisi, yalnızca su buharı yayan bir hidrojen yakıt hücreli e-drive ile donatılmış olacak.
HİDROJENLİ OTOMOBİL TEKNOLOJİSİ.
BMW Group'un en büyük önceliği CO2 içermeyen sürüş teknolojilerinin geliştirilmesi olmaya devam ediyor. Sürdürülebilir ulaşımın yaygınlaşmasında da önemli bir rol oynayabilecek ve uzun vadede ek bir seçenek hâline gelebilecek teknolojilerden biri de hidrojenli otomobiller. Hidrojenli otomobiller de tıpkı elektrikli otomobiller gibi elektrikli bir aktarma organına sahip olsalar da, bu otomobillerin elektrikli otomobillerden farkı, ihtiyaç duydukları enerjiyi yüksek voltajlı bataryalardan değil, doğrudan otomobilin üzerinde, hidrojenden üretmeleri. Yani yenilikçi hidrojen teknolojilerinin yaygın kullanımı, geleceği karbonsuzlaştırma yolunda önemli bir adım. 2022'den itibaren BMW i Hydrogen NEXT modellerinde kullanılacak hidrojen-elektrikli aktarma organları için temel bileşenleri üretiyor olması, Landshut'daki Hafif Yapı ve Teknoloji Merkezi'ni (LuTZ), bu dönüşümün önemli bir unsuru yapıyor. Hidrojenli otomobiller, özellikle sık sık uzun yola çıkan, daha fazla enerji esnekliğine ihtiyacı olan ve elektrikli şarj altyapısına düzenli erişimi olmayan tüketiciler için ideal bir seçenek olacak.
BMW Group sürdürülebilir mobilite misyonu kapsamında, temellerini BMW X5 modelinden alan ilk hidrojen yakıt hücreli prototipi ve çevre dostu BMW i Hydrogen NEXT’in test sürüşlerini Avrupa yollarında gerçekleştirmeye başladı bile. BMW i Hydrogen NEXT, hava koşullarından etkilenmeden, yakıt deposunun hacmi ile paralel olarak kullanıcılarına yüksek bir menzil mesafesi sunuyor. Ayrıca hidrojen yakıt dolumu 3-4 dakika gibi kısa bir süre içinde gerçekleştirilebiliyor. BMW i Hydrogen NEXT’in test sürüşlerinin odak noktalarından biri, BMW’nin geçmişten günümüze kadar gelen kendine özgü sürüş keyfinin eksiksiz bir şekilde devam ettirilmesi.
BMW i Hydrogen NEXT’de kullanılan sistem, aracın yakıt deposundaki hidrojen ile havadaki oksijenin kimyasal bir reaksiyona girerek ihtiyaç duyulan enerjiyi açığa çıkarması prensibi ile çalışıyor. Açığa çıkan bu enerji de iki yönlü olarak ya pillerin dolumu ya da otomobilin hareketi için kullanılabiliyor. Bu sistem aynı zamanda tamamen elektrikli Yeni BMW iX3 ve Yeni BMW i4 modellerinde de kullanılan eDrive teknolojisiyle de uyumlu. BMW i Hydrogen NEXT’te hidrojen yakıtını depolamak için karbon fiber takviyeli plastikten (CFRP) üretilen 700 bar basınçlı, yakıtla birlikte ağırlığı 6 kilograma ulaşabilen bir depo bulunuyor. Ayrıca yakıt deposunda yer alan hidrojen ve elektrikle birlikte ortaya çıkan enerji, araca hareket kabiliyetini verirken çevreye ise yalnızca su buharı salınıyor.
"İklim dostu bir otomobil, yalnızca yeşil enerji kullanılarak oluşturulmaz." - Oliver Zipse
BMW'NİN RADİKAL DÖNEMİ: NEUE KLASSE.
BMW'nin "Neue Klasse" (“Yeni Sınıf”) adını verdiği yeni üretim modeli 2020'lerin ortasından itibaren sürdürülebilirlik alanında radikal değişiklikleri hayata geçirdi. Bu değişiklikler arasında kalite standartları ve erişimin el verdiği her an geri dönüştürülmüş malzeme kullanımının yanı sıra, yüksek-voltajlı batarya üretimindeki karbon ayak izini şu ankinin yarısına indirmek ve otomobillerin çok daha fazla parçasının geri dönüştürülebilir ve yeniden kullanılabilir hâle gelmesi için parça tasarımlarının optimizasyonu ve modülerliği konusundaki tasarım ve mühendislik çalışmaları da yer alıyor. Sürdürülebilirliği ve kaynak verimliliğini stratejik odak noktası hâline getiren bu hedefler, otomobillerin yaşam döngüsü boyunca ölçülebilir ve Science-Based Targets Initiative tarafından doğrulanabilir hedefler. Buna göre 2030 yılına kadar, 2019 verilerine kıyasla CO2 salınımının üretim aşamasında %80, tedarik zinciri aşamasında en az %20, sürüş aşamasında ise %40'tan fazla azaltılması hedefleniyor. Tüm süreçler göz önünde bulundurulduğuna bu, en az %33 oranında bir azalma, yani 2030'a kadar 200 milyon ton CO2 salınımının önlenmesi anlamına geliyor. Yani, örneğin Münih gibi bir milyon üzerinde nüfuslu bir kentin 20 yıllık CO2 salınımı.
BMW i serisi için geliştirilen üretim teknolojileri, sürdürülebilir ulaşım ve iklim-pozitif bir geleceğe katkı sağlıyor.
Üstelik BMW Group; yalnızca üretim, tedarik ve sürüş aşamalarındaki CO2 salınımını azaltmaya çalışmakla kalmıyor, kent içi sürdürülebilir ulaşım ve otomobil kullanım alışkanlıklarının optimizasyonu için de çalışmalar yürütüyor: Örneğin otomobil paylaşım sistem ve uygulamalarının geliştirilmesi, desteklenmesi için çalışıyor - çünkü bireysel araçlar günde ortalama bir saat kadar kullanılıyor ve geri kalan 23 saatte park yeri işgal ediyor. Ya da ParkNow gibi dijital park etme uygulamaları geliştiriyor - çünkü şehir içi trafiğin %30'una, park yeri arayan otomobiller sebep oluyor. Hatta BMW LeaseRad gibi programlarla bisiklet kullanımını, Avrupa genelindeki yüz binlerce çalışanının iş yerlerine otomobilleri yerine tren, otobüs ya da bisiklet gibi araçlarla gelmesini zorunlu kılıyor.
COLDPLAY BMW i MODELLERİ İÇİN UZAYDA ŞARKI PRÖMİYERİ YAPTI.
BMW Group ve Warner Music Group sürdürülebilirliğin köprü görevi gördüğü, uzun vadeli bir iş birliğine imza attı. Tamamen elektrikli ve yeni BMW modellerinin lansmanı için dünyaca ünlü İngiliz Coldplay’in seslendirdiği "Higher Power" adlı şarkıyı, Yeni BMW i4 ve Yeni BMW iX modellerinin uluslararası televizyon reklamlarında dinleyebileceksiniz. Bireysel mobilite çağına ait olan şarkı, "This joy is electric" sözleriyle de BMW’ye özgü eşsiz sürüş keyfine göndermede bulunuyor.
Chris Martin, Guy Berryman, Jonny Buckland ve Will Champion’un üyeleri olduğu alternatif rock müzik grubu Coldplay; BMW modellerinin prömiyeri için popülerliklerini ve performanslarını herkesi hayran bırakacak şekilde birleştirmenin yenilikçi ve bir o kadar da sürdürülebilir yollarını arıyor. Grup konuyla ilgili şunları söylüyor: "Yaptığımız her şeyi olabildiğince sürdürülebilir hale getirme çabalarımızın bir parçası olarak BMW ile iş birliği yapmaktan gurur duyuyoruz. BMW'nin elektrikli otomobillerinde kullandığı teknoloji sayesinde canlı performanslarımızı neredeyse tamamını yenilenebilir enerjiyle gerçekleştirebiliriz.’’
Coldplay, Mayıs ayında yeni şarkıları Higher Power’ın prömiyerini uzayda yaparak müzik sektörünün olağan sınırlarını aşmayı çoktan başardı. Nasıl mı? “Higher Power” ilk kez Fransız astronot Thomas Pesquet tarafından Uluslararası Uzay İstasyonu’nda çalındı. Bundan kısa bir süre sonra da Coldplay’in 2021 yılındaki ilk canlı performansı, dünyanın dört bir yanındaki hayranları için Glastonbury Festivali'nin web sitesinden yayınlandı.
Yeni BMW iX ve Yeni BMW i4 modellerinde kullanılacak BMW iX xDrive 50 ve BMW iX xDrive 40 motorlarının yakıt tüketimi 0 l/100 km, CO2 salınımı: 0 g/km.
DÜNDEN BUGÜNE BMW i.
Sürdürülebilir, çevre-dostu, şehirli otomobiller üretmek ve mega kentlerde yaşayan insanların ihtiyaçlarını karşılamak için yola çıkan Project i, 2011 yılında BMW'nin elektrikli araçlar tasarlamak ve üretmek için oluşturulan alt markası BMW i'ye dönüştü. BMW i, seri üretime geçen ve tüketiciye ulaşan ilk sıfır CO2 salınımlı otomobili ve ilk elektrikli otomobili BMW i3'ü 2013 sonbaharında teslim etti. BMW i3 ve 2014'te onu izleyen hibrit model BMW i8 için özellikle ABD, Norveç, Almanya ve Birleşik Krallık pazarları hedeflendi. BMW i çatısı altında üretilecek otomobiller 2016'dan itibaren iPerformance ibaresiyle pazarlanmaya başladı. Burada amaç, sıfır emisyon ve çevreye duyarlılığın yanında, bu otomobillerin performans açısından da BMW markasının standartlarına sahip olduğunu vurgulamaktı. Geçtiğimiz yıl Yeni BMW iX3 modeli, BMW'nin ikinci tamamen elektrikli otomobili olarak çok daha fazla ülkeye, çok daha fazla sürücüye ulaştı.
2018'de hem Almanya hem de Avrupa'da elektrikli otomobillerde pazar lideri olan BMW Group, Almanya'da 15 bin, Avrupa genelinde ise 75 bin elektrikli araç satmıştı. Sadece bireysel olarak değil, kamu kurumlarınca da kullanılan BMW i elektrikli otomobiller, şehir içi sürdürülebilir ulaşıma büyük katkı sağlıyor. Örneğin BMW i3, Almanya'nın Bavaria bölgesi genelinde, İtalya'da Roma ve ABD'de Los Angeles kentlerinde polis otomobili olarak kullanılıyor.
2030'da küresel satışlarda elektrikli otomobillerin payının %50 gibi bir orana çıkması bekleniyor. Yeni BMW iX ve Yeni BMW i4 modellerini aynı anda piyasaya sunan BMW Group, bu dönüşüme oldukça hazır görünüyor. Seri üretimine geçilmiş ve Kasım 2021'den itibaren yollarda olması beklenen Yeni BMW iX ve Yeni BMW i4 sedan model otomobiller, tıpkı Yeni BMW iX3 ve BMW i3s modelleri gibi sıfır yakıt tüketimine ve sıfır CO2 salınımına sahip olacak. BMW Group, elektrikli modellerinin üretim kapasitesini arttırmaya devam ederken, 2022'den itibaren yılda 500 bin elektrikli otomobil üretmeyi planlıyor.