BMW VISION M NEXT.

BMW Vision M NEXT’in dünya prömiyerine BMW Welt’deki yeni #NEXTGen bilgi/eğlence platformu ev sahipliği yaptı. “BMW Group tarafından üretilen” kişisel mobilite çözümlerinin sunulduğu bu bağımsız etkinlik, BMW’nin katılım sağladığı dünya çapındaki otomobil fuarları/teknoloji ve gelecek odaklı etkinlikler takviminde düzenli olarak yer aldığı bir organizasyon olarak yerini almış oldu. Etkinlikte grubun tasarım, otonom sürüş, bağlantı, elektrikli kullanım ve hizmetler alanında gerçekleştirdiği en son teknolojik ilerlemeler sergilenirken aynı zamanda BMW Vision M NEXT gibi görkemli dünya prömiyerleri gerçekleşti.

BMW Vision iNEXT ve BMW Vision M NEXT Vision Otomobilleri, aslında BMW’nin “EASE” ve “BOOST” adı verilen gelecek deneyimi konseptlerinin prototip versiyonları. EASE, sürüş görevini otomobilin üstlendiği bir yolculuk sırasındaki tüm deneyimleri içeriyor. Burada otomobil, yolcuların kendilerini güvende ve emniyette hissettikleri dört tekerlekli bir yaşam alanına dönüşüyor. Konuşarak, otomobille etkileşim kurarak ve otomobil içi eğlence özelliklerinin keyfini çıkararak dinlenmek ve rahatlamaktan en üst düzey konsantrasyona kadar EASE kavramının sunduğu deneyimler de yolcuların ihtiyaçları kadar çeşitli. BOOST ise en üst düzeyde aktif sürüş deneyimini temsil ediyor. EASE ve BOOST konseptleri, BMW Group’un geleceğinin Otonom Sürüş, Bağlantı, Elektrikli Kullanım ve Hizmetler (ACES) gibi yenilikçi alanlarından oluşan temel taşları tarafından eşit ölçüde destekleniyor. Tasarım, bu alanlara görsel bir ifade kazandırdığı gibi altında yatan teknolojiye kullanıcıyı da dahil ediyor.

“BMW Vision M NEXT görünüm ve etkileşim açısından son derece açık ve kendinden emin bir ifadesi olan, ilerici, hibrit bir spor otomobil.” diyor, BMW Design Başkan Yardımcısı Domagoj Dukec. Duyguları harekete geçiren dış tasarımı hem klasik hem de çağdaş BMW spor otomobillerinden stile yönelik öğeler ödünç alarak BMW Vision Otomobilinin performans potansiyelini net bir biçimde sergiliyor. BMW Vision M NEXT simge haline gelen BMW Turbo ve çığır açan BMW i8 plug-in hybrid modellerinden ilham aldığı gibi, alçak duruş, kama biçiminde bir siluet, martı kanadı kapılar ve çarpıcı bir renk şeması gibi tasarım öğelerinde geleceğe dönük bir yorum benimsiyor. Sembolik spor otomobil oranları duru ve sadeleştirilmiş stiliyle öne çıkan yüzeylerden oluşuyor. Ön ve arka uç kısımları Thrilling Turuncu mat neon renginde ve dış tasarımın yarı parlak metalik dökme gümüş boyasıyla canlı bir kontrast oluşturuyor. Renkle bloke etme özelliği ona daha modern bir görünüm kazandırırken doğasındaki dinamizmi de vurguluyor.

BMW Vision M NEXT’in sürüş deneyimi ise dış görünümü kadar büyüleyici. Güçlü PHEV motor sistemi tamamen elektrikli tahrikle elektrikli dört çeker sürüş veya turboşarjlı dört silindirli benzinli motorla tamamen arkadan itişli sürüş seçeneği sunuyor. 600 bg (441 kW) sistem gücü 300 km/sa azami hız sunarken BMW Vision M NEXT’in 0’dan 100 km/sa hıza yalnızca üç saniyede ulaşabilmesini mümkün kılıyor. Aynı zamanda düğmeye bir kez basıldığında fazladan güç sağlayan bir BOOST+ modu da mevcut. Tamamen elektrikli modda sürüş sırasında maksimum menzil 100 km ve bu menzil yapacağınız yolculukların çoğunu yalnızca elektrik enerjisiyle yapabilmenize yetiyor. Bu özelliği BMW Vision M NEXT’in gelecekte sıfır emisyon alanlarının zorunlu kılınabileceği şehir merkezlerinde kullanılmaya uygun bir spor otomobil olmasını sağlayacak.

İddialı ön tasarım, ikonik BMW tasarımının modern bir yansıması. Böbrek Izgaraları, iki taraftan yanlardaki hava girişlerini ve bütünleşik farları vurgulayan Thrilling Turuncu renkte üçgen öğelerle çevrili. Bu öğeler, Böbrek Izgaraların altındaki kanat şeklinde hava girişleriyle birleşerek son teknoloji yarış otomobili estetiğini de gözler önüne seriyor.


Böbrek Izgaraları açıklıklarının yumuşak dış kıvrımları bir türbinin hava girişini hatırlatıyor ve ön kısımda daha dinamik bir etki yaratırken, Böbrek Izgaralarının iç kısmında kullanılan geçişli renk de derinlik hissini güçlendiriyor. Izgara açıklıklarının her biri iç kısımda havada süzülüyormuş gibi görünen lazerle kesilmiş, ışıklı bir desene sahip saydam bir katmanla kapatılmış.


BMW Vision M NEXT’in farları ön kısmın iki dış ucuna, Böbrek Izgaralardan daha yükseğe yerleştirilmiş. Yan yana yerine üst üste yerleştirilen bu temel öğeler BMW'nin klasik dört göze sahip ön tasarımının farklı bir yorumunu temsil ediyor. Farlarda ilk kez Laser Wire aydınlatma teknolojisinden yararlanılmış ve burada yeni, son derece ince ve kusursuz bir forma sahip far elemanları üretmek üzere fosfor kaplı cam elyafı kullanılmış.

BMW Vision M NEXT’in alçak, kama biçimindeki spor otomobil silueti, yan çizgilerinin yükselişi ve kontrast yaratan turuncu rengin çaprazlama uygulanışı otomobile hareket etmediğinde bile etkileyici, öne doğru hamle yapmak üzere olduğunu hissettiren bir görünüm veriyor. Geri dönüştürülmüş karbon fiberden üretilen siyah marşpiyeler otomobilin yolda daha alçak görünmesini sağlıyor. Spor otomobil silueti belirgin bir biçimde şekillendirilmiş yüzeyler boyunca ilerleyen az sayıda çizgiyi çevreliyor. Güçlü konturlara sahip omuz çizgileri de alışılmış BMW tarzında camın şekline uygulanmak yerine simge haline gelmiş Hofmeister kıvrımı efektinin yaratılması için kullanılmış. Tasarım ön camdan kuyruğa doğru ilerledikçe uzayan bir görünüm sergiliyor. Arka tekerleklerin hemen önünde yer alan bu açıklık hücum eden havanın arkaya doğru, aerodinamik özelliklere katkıda bulunacak şekilde yönlendirilmesi için titizlikle tasarlanmış.

Jantların karmaşık, üç boyutlu, çok kollu tasarımında hassas şekilde düzenlenmiş aralıklar ağırlığın düşürülmesini, maksimum seviyede sağlamlığı ve sürtünmenin azaltılmasını mümkün kılarak gücün yola aktarılmasını iyileştiriyor. Kolların açık, üç boyutlu mimarisi öndeki büyük fren disklerinin maksimum seviyede soğutulmasını sağlarken, ek parçalar arka bölümdeki hava verimliliğini iyileştiriyor. BMW Vision M NEXT’in arka jantları 22 inç çapıyla ön jantlardan bir inç daha büyük; böylelikle otomobilin kama biçimindeki görünümü de pekişmiş oluyor.

Geniş, alçak arka tasarım sportif tavrıyla şık bir ifadeye sahip. Renk şeması otomobilin biçimli kuyruğunu adeta ikiye ayırıyor. Thrilling Turuncu rengindeki üst bölüm yan kısımların renkli yerleriyle görsel bir bağlantı oluşturarak genişlik etkisine katkıda bulunuyor. Alttaki bölüm ise geri dönüştürülmüş karbondan üretilmiştir ve aerodinamik açıdan iyileştirilmiş bir difüzör içeriyor. Arka camın tasarımı BMW M1 modelinden ilham alıyor. Camdan üç parçalı panjur yapı, arka tasarımın yatay görünümünü vurguluyor.

Yüz tanıma teknolojisi sürücü yaklaştığında otomobilin kilitlerinin otomatik olarak açılmasını sağlıyor. Martı kanat kapılar üzerindeki dokunmatik sensöre bastığınızda kapılar açılıyor, ve sizinle otomobilin bütünleşmesini sağlayan kabini gözler önüne seriyor. Şık ve minimalist iç tasarım hem stil anlamında hem de teknolojik anlamda tamamen sürücüye odaklı. İç tasarım, hava kanalları gibi işlevsel elemanların neredeyse görünmeyecek şekilde yerleştirilmesiyle tek bir kalıptan çıkmış gibi görünüyor. Koltuklar şekisell belleğe sahip köpük malzemeyle döşenmiş, yani vücudu en iyi şekilde destekliyor. Baş dayamaları iki koltuğun üzerinde havada süzülüyormuş gibi görünüyor, size hafiflik duygusu yaşatıyor. Siz de bu konforlu oturma pozisyonuyla sürücü olarak sürüş deneyiminin tam ortasında, onun bir parçası oluyorsunuz.

Domagoj Dukec otomobile ilişkin şunları anlatıyor, “İç tasarım tamamen BOOST Pod’a odaklı. Sürücünün tamamen sürüş deneyimine konsantre olabilmesi için geometrinin öne çıkmaması tercih edildi.” İç tasarımın en dikkat çekici yerinde bulunan BOOST Pod sürücü ve otomobil arasında bir arayüz oluşturuyor. Tüm kumanda seçeneklerini ve bilgiyi üç farklı görsel katman halinde doğrudan sürücünün görüş alanı içine getiriyor. İlk katman iki küçük ekranla birlikte yatay olarak düzenlenmiş direksiyonla oluşturulmuş. Sürücünün görüş alanında birinci katmanı saydam yüzeyi direksiyonun etrafında vizör gibi uzanan yeni bir eklenti olan Eğimli Cam Ekran izliyor. Ön camın tüm yüzeyini kaplayan Artırılmış Gerçeklik özellikli Head-Up Display de üçüncü katmanı oluşturuyor. Böylelikle her şey doğrudan sürücünün görüş alanında gerçekleşiyor. Sürüş ayarları direksiyon üzerinden değiştirilebilir; devir, yol hızı, enerji yönetimi, sürücünün nabzı ve BOOST+ modunun kullanılabilirliği gibi bilgiler ise arkadaki Eğimli Cam Ekran üzerinde beş grupta gösteriliyor. BOOST+ modu ilave güçten yararlanmak üzere bir düğmeyle etkinleştirilebiliyor. Otomobil, BOOST+ özelliğinin kullanılması için en uygun zaman geldiğinde sizi uyarıyor.

Dukec sözlerine şöyle devam ediyor, “BMW Vision M NEXT’te akıllı teknolojiler sürücüye yardımcı olur ve doğru içeriği en doğru zamanda sunar. Tüm bilgilerin doğrudan sürücünün görüş alanı içinde sunulmasıyla kullanımı anlaşılır ve sezgiseldir. Bu sistem her koltukta multimodal kullanıma odaklanan BMW Vision iNEXT’in tamamen tersi.”

BMW Vision M NEXT bu nedenle BMW’nin sürücü odaklı yapısının geleceğine işaret ediyor. Kabinin geometrisi ve teknolojisi, sürüş görevine odaklanmaya yardımcı olmak ve dikkati dağıtan durumların önüne geçmek üzere tasarlanmış. Bu amaçla görüntülenen bilgi, odak mantığı ilkeleri temel alınarak mevcut hıza uyarlanıyor. Otomobil hızlandıkça bilgi merkezleri sürüşe ilişkin verilere daha fazla odaklanıp sürücünün görüş alanına doğru hareket ediyor.

Dukec, malzemelerle ilgili olarak şunları söylüyor, “Yenilikçi malzemelerin yardımıyla modern ve lüks bir iç tasarım yarattık. Geometrinin sade ve sınırlandırılmış olduğu yapıda bireysel detaylar birinci sınıf aksesuarlar şeklinde sergileniyor.” Örgü sentetik elyaf, eloksallı titanyum ve boyalı yüzeyler dahil olmak üzere BMW Vision M NEXT’te kullanılan öncü malzemeler ilk kez bir otomobilde bu şekilde kullanılarak otomobilin karakterini büyüleyici bir seviyeye çıkardı. Otomobilde deri kullanımı ise minimum seviyede tutularak yalnızca sürücünün ve yolcunun doğrudan temas ettiği direksiyon ve kapı kolları gibi tasarım detaylarında yer alıyor. Bunun yerine iç tasarıma görünümü ve hissi deriye benzeyen ve aynı zamanda ayrıcalıklı bir görünüme sahip Gece Mavisi mikrofiber kumaş hakim. Thrilling Turuncu kontrastların akıllıca kullanımı ise otomobile daha sportif bir ruh katıyor.

Burada özellikle dikkatleri çeken bir unsur da koltuktan BOOST Pod’a doğru ilerleyen ve yolun ideal görüş hattını gösteren vurgu çizgisi. BOOST Pod üzerindeki ışıklı öğe bu çizgiyi güçlendiriyor.

Titanyum Bronz metalik yüzeyler sıcak, parlak bir tona sahip ve otomobilin iç tasarımına ayrıcalıklı bir hava katıyor. Kapı ve merkez konsol üzerinde neredeyse fark edilmeyen cepler gibi düzenli tasarım özellikleri günlük eşyaların yüksek hızlarda viraj dönülürken bile güvenli bir şekilde saklanmasını sağlıyor. Yukarı baktığımızda geri dönüştürülmüş karbon fiber tavan yapısı ve hafif parlak efektli ton sür ton rengi iç tasarımın renk şemasıyla uyumlu tavan döşemesini görüyoruz.

Tasarım ve sürüş deneyimini heyecan verici şekilde harmanlayan BMW Vision M NEXT, BMW’nin sportif mirasını yarının dünyasının olanaklarıyla bir araya getiriyor. Aynı zamanda bize D+ACES yapı taşlarının gelecekte sürücünün otomobilin dinamik özelliklerini deneyimleme şeklini nasıl iyileştireceğine dair ipuçları veriyor.