BMW’NİN KORUYUCU MELEKLERİ.

Dünyanın pek çok ülkesinde araç sahipleri, dikiz aynalarını şans getirdiğine inanılan objelerle süsleyerek kendilerini daha güvende hissediyor. Profesör Kompass ise kendini “rasyonel düşünce yapısına sahip bir mühendis” olarak tanımlasa da BMW otomobilinin sinyal kolunda şans getiren getirdiğine inandığı küçük bir obje asılı. “Kızımın bana küçükken verdiği beş santimetrelik ufak bir oyuncak ayı.” Yıllar içinde birçok kez şirket aracını değiştirse de bu minik ayıcık her defasında kendisine eşlik etmiş. “Bana şans getiriyor mu? Bugüne kadar kötü şans getirmediğini söyleyebilirim. Kim bilir, belki de gerçekten bir etkisi vardır.”

Profesör Kompass, BMW Group çatısı altındaki tüm markalar için üst seviye güvenlik özelliklerinin geliştirildiği Araç Güvenliği birimini yönetiyor. Yeni BMW iX3’ün teknolojik “koruyucu melekleri” de bu birimde geliştirilmiş.

Örneğin; Yeni BMW iX3 ile dünya genelinde standart olarak sunulan Profesyonel Sürüş Asistanı kapsamında aktif cruise control, direksiyon ve şerit yönlendirme asistanı, yandan çarpışma korumasına sahip şeritte kalma asistanı, trafik uyarıları, kaçınma asistanı, yanlış yön uyarısı ve bölgesel tehlike uyarısı yer alıyor. Professor Kompass, bu özelliklerinin tamamının sürüş sırasında kazaları önlemeye yönelik olduğunu söylüyor.

Araçlarda otomasyon kullanımının giderek artması, geliştiricilerin üstesinden gelmesi gereken yeni zorlukları ve şu soruyu da beraberinde getiriyor: Sürücülerin araçları konusunda tamamen güvende hissetmelerini nasıl sağlarız? Geçmişte, araçlar büyük oranda mühendisler tarafından geliştiriliyordu. Günümüzdeyse sürece daha fazla disiplinin dahil olduğunu görüyoruz. Profesör Kompass bu konuda, “Araç Güvenliği biriminin çekirdek kadrosunda artık psikologlar da yer alıyor,’’ diyor.

“Psikoloğun görevi, insan zihnini en iyi şekilde anlamaktır. Teknisyenlerin psikologlarla iş birliği içinde çalışması sayesinde insanlar ve makineler arasında daha kuvvetli bağlar kuran arayüzler geliştirebiliyoruz. Bununla birlikte, yakın gelecekte elbette etrafımızda yine kazalar olduğunu göreceğiz. Bu konuda realist davranmam gerekiyor.”

Araç, kritik durumlarda bir çarpışmayı önlemek için tüm imkanlarını kullanıyor. Aktif güvenlik adını verdiğimiz kavram bu noktada devreye giriyor. Bu kavramın kullandığı özelliklere örnek olarak tampon çarpışma uyarısını, şehir içi fren fonksiyonunu veya yaya algılama fonksiyonunu verebiliriz. Son özellik özelinde, yaya algılandığına sürücüye bir uyarı veriliyor. Sürücü zamanında reaksiyon vermezse, araç otomatik olarak fren yapıyor. Profesör Kompass, kazaların çoğu durumda önlenebileceğini söylüyor.

Kazanın kaçınılmaz olduğu durumlardaysa pasif güvenlik ve aracın deformasyon kurgusu ile sınırlama sistemi arasındaki optimum etkileşim kritik hale geliyor. “Örneğin, hava yastıklarını normal koşullar altında görmezsiniz. Bu yastıklar, ihtiyaç anında saniyenin binde biri kadar hızlı bir süre içinde açılarak yolcuları koruma altına alır.”

BMW’nin, yayaların da güvenliğini sağlamak için çalıştığını belirten Kompass, “Yeni BMW iX3’te, esnek bir ön aksam ve yayaların güvenliği için ekstra bir deformasyon parçası olarak tasarlanmış, darbe anında yükselen bir ön flap kullanılıyor,’’ diyor.

Bir kaza anından sonra, araç aktif olarak yolcuları ve çevredekileri korumaya devam ediyor. Çarpışma sonrası fren sistemi, yavaşlama aşamasında hızı mümkün olduğu kadar keserek aracın bir kavşağa doğru savrulması veya bir yamaçtan aşağıya düşmesi riskini azaltabiliyor.

Bu teknik özelliklerin her biri insanlar için eşit derecede hayat kurtarıcı olabilir. Bu nedenle Kompass, özelliklerden herhangi birini özel olarak ön plana çıkarmak istemiyor. 61 yaşındaki BMW uzmanı, konu hakkında şunları söylüyor: “Bana göre araç, birbiriyle etkileşim içinde çalışan güvenlik özellikleriyle beraber bir bütün olarak ön plana çıkmalı.

“30 yılı aşkın süredir beni araç güvenliği konusunda büyüleyen şey de tam olarak bu.” Profesör Kompass, müşterilerden gelen mektupları hem kendisi hem de ekibi için en büyük motivasyon kaynağı olduğunu söylüyor: “Bir müşteri bana aracının kendisini, eşini, çocuklarını veya torunlarını korumak için kendisini nasıl feda ettiğini yazdığında, bu beni hem duygulandırıyor hem de gururlandırıyor. Asıl koruyucu meleğin, aracın kendisi olduğunu fark ediyorum.”